Nerde Kalmıştık

Yeniden, yine ben. Kimisi hiç tanımaz beni, kimisi neye baÅŸladığımla, niye baÅŸladığımla ilgilenmez, kimisi hiiiiç uÄŸramaz, kimisi okur geçer belki ama ben yine geldim buraya. Köprünün altından çok sular aktı, bir dolu yaÅŸanmışlık, çuvallar dolusu anı, tecrübe, umutlar, kırgınlıklar, yeni yemek tarifleri, bir sürü baÅŸbakan falan eklendi geçen süreye.

Saçlarımda sinsice beliren beyazlar size de selam olsun yeri gelmişken. Gözlüğüm, sana tek kelime etmiyorum, beyazlarım kadar da alışamadım sana kusura bakma, hala bir yabancısın bana, ve kim bilir evin hangi köşesindesin şu anda.

Veeeee yeni bir misafirim var artık benim, ömürlük misafirim. Allah bana minik bir can hediye etti bu gecen sürede. ennnn özelim, ennnnnn kıymetlim, ennnnn gururum, ennnnn vay be bu benim mi ÅŸimdi sim,  parçam, kanım, canım yeni bir kızım daha var artık benim. Vuslat'ım ın kardeÅŸi bir de Hüma'm var evimin neÅŸesi.

Artık iki tane anneyim.

Artık daha da güçlüyüm, daha cesurum, daha da sorumlu, daha da mutlu, daha da endişeli, daha da olgun, daha bir kadınım.

Bu otuz iki yaşında olmamla da alakalı olabilir tabi.(diye yaşımı da bir köşeye iliştiriyim de bu yaş mevzusunu da kestirmeden geçiverelim)

Yaşımın yada yaşadıklarımın etkisiyle öyle büyük konuşmalar rafa kalktı efendim. Küçük cümlelerim, bilmişlik tasladığım biçok şeyde faka basmışlıklarım var.

Çiş eğitimi, kaka eğitimi, yemek eğiitimi, gezmek eğitimi derken yeniden ne kadar çaresiz kalabildiğimi, yok arkadaş kitapla olmuyo bu iş desem de ne çok şey okuyup ne çok anneden ne çok deneyim dinlediğimi, bunun yanında bütün sözüm ona tecrübelerimi çöpe atıp sil baştan bir çocuk yetiştirmeye soyunduğumu izliyorum hayret ve teslim olmuş bir olgunlukla.

Yalnız sıkı sıkıya sarılmaya çalıştığım bir mücadele var ki o da başımın etrafında cik cik cik uçuşup duran yaşam telaşının arasında BEN olabilmek.

Çocuklarına, eÅŸine, evine hayatını adamakla, Ã§ocukla, eÅŸinle, evinle beraber hayatına sahip çıkmak arasındaki 7 farkı bulunuz.

Hayatımı adamak yerine hayatıma katmak, hayatımı yok etmek yerine hayatı onlarla beraber sürdürmek için uğraşıyorum. Kendimi iyi hissettiğim sürece etrafımda olan herkese de iyi hissettirebilirim çünkü. Ne kadar başarabildiğim konusunda bir açıklamada bulunmak istemiyorum ama annelik, eşlik, gelinlik, arkadaşlık, evlatlık falan filan sıfatlarına teslim olmadan yaşama, Seda'ya, içimdeki kadına sahip çıkma gayretindeyim.

En azından bu konuda aslan gibi bir farkındalığım var.

Ä°ÅŸte bloguma geri dönüş hikayem de tam bu noktadan baÅŸlıyor. Herkesten ve herÅŸeyden sıyrılıp kendi hislerime, duygularıma, yaÅŸanmışlıklarıma, düşüncelerime, evime barkıma hayatın bendeki yansımasına sahip çıkmak için soluÄŸu bloÄŸumda aldım. 

PaylaÅŸmak... Rahatlamak... Anlamak... Dinlemek... "A sende mi?"... yi görmek, "Evet bende" yi  diyebilmek, Napılır, Ne edilir beraber karar verebilmek için, için için, onun için geri geldim ben. Ä°nsan insana lazımmış ve karşımıza çıkan hiçbir insan sebepsiz deÄŸilmiÅŸ. DileÄŸim iyi olsun, güzel olsun herÅŸey.

Ne için döndüm bloÄŸuma, onun için döndüm. (Vuslat bebekken ona yaptığı ÅŸeylerin nedenini sorduÄŸumuzda alabildiÄŸimiz tek yanıt "onun için" olurdu. BaÅŸka da tek kelime alamazdık aÄŸzından. Doldur artık içini neyle doldurmak istersen. Ä°ÅŸte tam da böyle. Onun için arkadaÅŸ, onun için yazıyorum.

 

Bu yazı: Artık iki çocuklu, dolu telaşlı, yeni düşünceleri, yeni hayat felsefesiyle varolmaya çalışan bir hikayenin başlangıcı. Bu yazı içindeki kadını var ederek,"ben de önemliyim" sloganıyla yoluna devam ediyor.

Etiket :  blog , yeniden , bebek , tecrübe , kadın , hobi , Ã§ocuk , kendin olabilmek 

0 yorum

Yorum Ekle

Yorumunuz

  1.