gulumseda.com

Ben karşı taraftayım. Taraf tutanlara, bi tarafa geçip diÄŸer tarafa karşıdan bakanlara karşıdan bakıyorum. Kendi bir tarafta dururken diÄŸerini ötekileÅŸtirmeye hor görmeye kızıyorum. Aslında o kadar çok aynıyız ki birbirimizle. Farkları aramak, bir tarafa geçmeye çalışmak çok daha zor aslında. Mesela bir memursan aynısındır, bir işçiysen aynı, bir öğrenciysen aynı amaçtasındır. Hep beraber fırlatılır kepler havaya. Herkesin matematiÄŸinde 2 kere 2 dört eder. Her anne fedakar her çocuk biraz yaramazdır. Bir kadınsan hangi düşünce ÅŸeklinde olursan ol seversin eÅŸine dır dır yapmayı yada hep ÅŸikayet edersin eÅŸinin ortada bıraktığı çoraplarını. 

Sonra aynı yerden hissederiz acıyı, sevilmek isteriz, değer görmek önemsenmek. Sen elmayı seversin belki ben armudu ama ikimizinde yediği meyve değil mi? Senin gözünden akan bir damla gözyaşıyla benim de burnumun direği sızlar, ben enkaz altında kalırsam "sesimi duyan var mı" diye bağıran bir ses de senin olur, benim bağışladığım bir organ bakarsın senin hayatını kurtarır.
Ya hayat bu hiçbirimiz üstün deÄŸiliz ki istesek bile olamayız.  
Her kendini en doÄŸru sanan bazen yanlış olabiliyorken, her iÅŸe yaramaz dediÄŸin adamda tutunulacak bir dal buluyorsun isteyince. Ha diyorsun ne güzel söyledi, bak diyorsun neler yaÅŸamış o da benim gibi. 

Aynı sandıkta ayrı partilere oy verirken aynı parkta senin düşen çocuğunu koşup ben kaldırdım belki. Belki yanyana oturduğumuz bir bankta senin bana tarif ettiğin yemeği yaptım ben akşam evimde. Eşim afiyetle yiyip eline sağlık derken bana ben tebessüm ettim seninle geçirdiğim bi yarım saat adına. İyiki tanıdım dedim seni, misafirlerime özene bezene hazırladığım en güzel sofralarda başköşeye oturttum tarifini.

Galatasaraylı olmak fenerbahçeliye yumruk atmak, a partisinin mensubu olmak b partisi mensub olanlara kahrol demek deÄŸildir ki. Fark ülkeyi yönetmesini, temsil etmesini istediÄŸimiz ziyniyet olabilir, fark bize vaad edilen yaÅŸam ÅŸekli olabilir fark konulara bakış açısı olabilir.  

Ama insanı baÅŸkalaÅŸtırmak asla olamaz! 

Seninle dost paylaşımımızın sokağından bile giremez siyasi tercihimiz. Dost olmak için insan olmamız, ruhuma sıcacık dokunman yeterli benim için. İstedikten sonra tutunacak bir yer buluruz elbet yürek yurdumuzda.

Ä°nsanları anlamayı, anlamaya çalışmayı, beraber yaÅŸayabilmeyi öğretmeliler bize a,b c, den önce. Kendim olurken, bir düşünce çerçevesinde kendime bir hayat kurarken senin kurduÄŸun hayata ne karışırım, ne dil uzatırım. Ben yaÅŸamak istiyorum seninle. Asansöre bindiÄŸimde kapıya diÄŸer yüzünü dönenlerle beraber onlara eÅŸlik etmek durumunda kalmadan, Ä°stiklal'de gezerken görüntüme uzaylıymışım gibi bakılmadan yada giydiÄŸim mini eteÄŸe laf edimeden. "Allah sizin ne dış görünüşünüze ne de mallarınıza bakar. Ama o sizin kalplerinize ve iÅŸlerinize bakar. " diyorsa peygamberimiz, acaba bizden de bu mu isteniyor dersiniz? YüreÄŸimizle bakmalı ve birbirimizin yüreÄŸine bakmalı. Bir başörtüyü yada bir mini eteÄŸi yüreÄŸimizin önüne germemeli..

Ben bu kadar ucuz deÄŸilim. Duygularım, hislerim, düşüncelerim deÄŸerlerim bu kadar ucuz deÄŸil. Saygı görmek istiyorum. PeÅŸine takıldığım bir fikrin adına deÄŸil beni ben olarak kabul eden insanları isterim ben. EleÅŸtirilebilirim, düşüncelerime katıladabilirsiniz, onaylamadığınızı rahatlıkla ifade edebilirsiniz, bide... diye ekleme de yapabilirsiniz. Ama beni aÅŸağılayamazsınız, yerden yere vuramazsınız, hepimiz insan ve mükemmel deÄŸilken yaptığım bir hatada silemezsiniz. Benim yürüdüğüm yol senin yürümek zorunda olduÄŸun yol deÄŸil ama unutma ki senin yürüdüğün yol da benim yürümek zorunda olduÄŸum yol deÄŸil . Ayrı yollarda olsak da yolculuÄŸumuzun aynı yere olduÄŸunu bil yeter.

Ne politik olmak, ne yandaÅŸ seçmek, ne ortada kalmak adına deÄŸil bu satırlarım. KeÅŸke diyorum hep bahsettiÄŸimiz hakları hani yeri göğü inlettiÄŸimiz düşünce özgürlüğünü bir benimseyebilsek. 'Sensin' 'benim' diye büyüklenmek yerine 'insanız' diye bütünleÅŸebilsek. Fikir karşıtlığımızı insan karşıtlığıyla karıştırmasak. Farkların birliÄŸiyle bütün olabilsek. ÅŸÃ¶yle bir uÄŸradığımız hayatta içinde sevgi olan anlayış olan hoÅŸgörü olan saygı olan bir insanlık cümlesi kursak Hayatı birbirimize çekilmez hale getirmekten öte bir omuz veren olsak birbirimize.

Oğlum "in biraz da kardeşin sallansın" diyen bir anne yüreği lazım bize. elimizden simidi alıpda ikiye bölen "hadi bunu da şu bakan çocuğa uzat" diyen. "Hiç yakışıyor mu siz arkadaşsınız" diye kavgalarımızı ayıran "çilkolata yediğini dışarda anlatma alan olur alamayan olur" diye öğütleyen.... Ve kızsa da bazen üzülse de bizi atmayan satmayan tüm hatalarımızla bağrına basan bir anne yüreği.

"Hükümet Kadın"da ne diyordu Aziz Veysel:
"Bu dünya, senden olmayanlarla hoÅŸtur. Onların sana verdiÄŸi ilimlerle, kıymetlerle, gönüllerle hoÅŸtur. Sadece senin gibiler deÄŸil, senden olmayan da çok yaÅŸasın ki, sen de yaÅŸa. Hele bir de onun gözüyle gör ÅŸu fani dünyayı. Herkes beyaz olsa, o zaman beyazı fark edemezsin ki. DeÄŸil mi? 
Veyahut da siyah. Beyaz en güzel siyahta belli eder kendini. Beni ben yapan yegane ÅŸey, benden olmayandır. O yoksa, sen de yoksun. Ne anlamın kalır, ne rengin belli olur, ne de tadın..." 

Bu Yazı: Seda ellerine sağlık diyor bana sanki biraz da gururlanıyor. Bu yazı ne kadar saygılı da olsa onu kabul etmeyenin alnını karışlıyor. Aslında bu yazı Mahsun'dan "biz kardeşiz" türküsünü söylüyor. Bu yazı elini vicdanına koyuyor, size de elinizi vicdanınıza koyun diye yalvarıyor. Bu yazı bize bir tarafın mensubu olmadan önce insan olmayı öğretiyor. Biz sadece insan olalım gerisini O'na bırakalım diyor.